Beşiktaş Jimnastik Kulübü tarafınca Adıyaman’da meydana getirilen okulun açılışı gerçekleştirildi


ulusal Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Beşiktaş Jimnastik Kulübü tarafınca Adıyaman’ın Besni ilçesi Sugözü köyünde yaptırılan 4 derslikli ilkokulun açılışını yapmış oldu.

6 Şubat Depremi’nde binlerce binanın yıkıldığı Adıyaman’da, Beşiktaş Jimnastik Kulübü tarafınca okul yaptırıldı. Besni ilçesi Sugözü köyünde depremde yıkılan ilkokulunun yerine meydana getirilen 4 derslikli okulun açılışı gerçekleştirildi.

Spor kulüplerimizden toplumsal mevzularda toplumun yanında olmasını istiyoruz”

ulusal Eğitim Bakanı Yusuf Tekin açılış töreninde yapmış olduğu konuşmada, “Bakan olduğum günden beri ilkesel olarak açılış törenlerine katılmıyorum. yalnız ve yalnız hayırseverlerin yaptıkları destekten dolayı hayırseverlerin yaptırdıkları açılışlara katılıyorum. Buradan hayırseverlerimize teşekkür ediyorum. Cumhurbaşkanımızın ize talimatı, en kısa zamanda depremden önceki derslik sayısına, öğretmen sayısına ulaşmamızdı. Bu bizim aldığımız talimattı. Bizde bu yönde çalışıp çaba sarf ediyoruz. Bir sürü etkinlikler yaptık. Halk Eğitim Merkezleri üstünden yaşam Boyu Öğrenme kursları açtık, psikososyal destek üniteleri oluşturduk. ruhsal destek birimleri oluşturduk. Öğrencilerimize kurslar organize ettik. Öğretmen arkadaşlara katkıda bulunmaya çalıştık. Burada evini yitirmiş yada yeni gelen 11 binin üstündeki öğretmenimize konteyner ihtiyacını giderdik. Bizim depremden önceki derslik sayımız, 6 bin 248 iken, önümüzdeki eğitim öğretim yılı başlarken, planladıklarımızda biterse 6 bin 804 derslikle eğitim öğretim sürecini başlatmış olacağız. zelzele evvelkinden daha iyi koşulları elde etmiş olacağız. tanrı bizlere tekrar bu şekilde afetler yaşatmasın. Spor kulüpleri Türkiye’de dünyadakinden değişik bir pozisyondadır. Başka ülkelerde ticari amaçla kurulmuş, ticari şirket statüsündeler. Bizim spor kulüplerimizin büyük çoğunluğu kamu yararına dernek statüsündedir. Dolayısıyla spor kulüplerimizden beklediğimiz şey, bu tür toplumsal durumlarda toplumumuzun yanında olması, birlik ve beraberlik örneği göstermelerini istiyoruz. Bu yönüyle Beşiktaş Spor Kulübüne teşekkür ediyorum. öteki spor kulüplerimizin de toplumsal seferberlik çabamıza destek olmaya çağrı ediyorum” dedi.

“Biz yalnız bir kulüp değiliz, içinde duyguları olan bir toplumuz”

Beşiktaş Jimnastik Kulüp Başkanı Ahmet Nur Çebi, “Öğrencilerimizin okuyabilmesi adına öncelikli olarak okullarla ilgili destek vermeyi amaçladık. oldukca şükür söz verdiğimiz 6 okulun 3 tanesini bu gün hizmete açılıyoruz. Çocuklarımızı bu sıcak yuvalarımıza alacağız. tüm sorun birlik ve beraberlik olmaktır. El ele verdikten sonrasında altından kalkamayacağımız hiçbir şey yoktur. bilhassa yurt dışındaki ve yurt içindeki derneklerimizin ve taraftarlarımızın bu kampanyaya büyük desteği olmuştur. Halen kampanyamız devam etmektedir. tanrı nasip ederse bu bölgeye katkı vermeye devam edeceğiz. Biz Beşiktaş olarak, yalnız bir spor kulübü değiliz. Biz içinden duygular geçmiş, içinde geçmişi ve gelecek olan insanlarla dolu olan bir toplumuz, bir kuruluşuz. Dolayısıyla Bir Beşiktaşlı olmaktan ve kulübe başkanlık yapmış olmaktan son aşama gurur ve onur duyuyorum” diye konuştu.

Adıyaman Milletvekili Hüseyin Özhan, Beşiktaş’ın toplumsal mesuliyet projeleri çerçevesinde okul yapmasından dolayı teşekkür etti.

Vali Osman Varol ise, ülke olarak depremde ciddi bir dayanışma örneği gösterildiğini dile getirerek, bu dayanışmanın oldukca mühim örneklerinden birisi bulunduğunu aktardı.

Açılış konuşmalarının peşinden kurdele kesilerek, yaşamını kaybeden öğretmenler anısına fidan dikimi gerçekleştirildi.

Açılışa Vali Osman Varol, ulusal Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Beşiktaş Jimnastik Kulübü Başkanı Ahmet Nur Çebi ve yönetim kurulu üyeleri, Merinos A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ali Erdemoğlu, milletvekilleri İshak Şan, Mustafa Alkayış, Hüseyin Özhan katıldı. – ADIYAMAN

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Eğitim

ulusal Eğitim Bakanı Adıyaman Beşiktaş Spor Eğitim Spor Haberler

Adıyaman’da traktör yangını – Haberler


ADIYAMAN’ın Besni ilçesinde, Resul Aba’nın tarlasırı sürdüğü traktörü alev aldı. İtfaiyenin müdahalesiyle söndürülen yangının arkasından traktör kullanılamaz hale geldi.

Yangın, ilçeye bağlı Satılıuşağı köyünde meydana geldi. Çiftçilik icra eden Resul Aba tarlasını sürdüğü 57 AAJ 101 plakalı traktörünün motor bölümünde bilinmeyen nedenle yangın çıktı. İhbarla gelen itfaiye ekiplerinin müdahalesiyle söndürülen yangının arkasından traktör demir yığınına döndü.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Yaşam

Besni Kaza Yaşam Haberler

Adıyaman’da tarlayı devam eden traktör yanarak kullanılamaz hale geldi


Adıyaman‘ın Besni ilçesinde tarlayı devam eden traktör yanarak kullanılamaz hale geldi.

Edinilen bilgiye bakılırsa, Besni ilçesine bağlı Satuluşak köyünde Resul A.’ya ilişkin 57 AAJ 101 plakalı traktör, tarla sürümü esnasında alev alarak yanmaya başladı. Traktörün elektrik tesisatından çıkmış olduğu tahmin edilen yangın kısa sürede büyüdü. vaka yerine gelen itfaiye ekiplerinin çalışmalarıyla yangın denetim altına alınarak söndürülürken traktör kullanılamaz hale geldi.

mevzuyla ilgili soruşturma sürüyor. – ADIYAMAN

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel

Adıyaman İtfaiye Güncel Haberler

Özgür hususi Adıyaman’da: “tüm Ölçümler CHP’li Üyelerin Yüzde 85 Oranında değişim Talep Ettiğini Söylüyor.


Kamera: DURSUN ALKAYA

CHP Grup Başkanı ve Genel Başkan talibi Özgür hususi, CHP Adıyaman İl Başkanlığı’nda, “CHP’nin kendi değişimini kendi gençleşmesini kendi dönüşümünü bir an ilkin gerçekleştirmezse toplumda yaratılan umutsuzluğun, toplumdaki kırgınlığın bunun hem mahalli seçimlere hem de partinin tümüne zarar vereceğini görüyorum. Bu mevzuda meydana getirilen tüm ölçümler CHP’li üyelerin yüzde 85 oranında değişim talep ettiğini söylüyor. Bu resmi anket neticelerini çoğumuz görüyoruz. CHP’nin bu değişim talebine karşı durmaması gerekir. değişim sürecini vefalı götürmeliyiz. Sayın genel başkanımızı incitecek, onu üzecek, rencide edecek ifadelerden kaçındığımız; partimizi gelecekte zora sokacak ifadelerden kaçındığımız bir süreci yaşıyoruz” dedi.

CHP Grup Başkanı ve Genel Başkan talibi Özgür hususi, bugün CHP Adıyaman İl Başkanlığı’nı ziyaret etti. Burada konuşan hususi, şunları söylemiş oldu:

“BU PARTİNİN BAŞINA GEÇMEK İÇİN AVRUPA’DA LOBİ YAPMANIZA, BİRTAKIM BARONLARLA PAZARLIK ETMENİZE GEREK YOK”

“CHP bir kurultay sürecinde ve bu süreci tüm Türkiye dikkatle takip ediyor. Bu CHP açısından övünülecek bir durum. bu sebeple bu partide genel başkana karşı rakip çıkılabiliyor. Bu partide ‘genel başkandan daha iyi yönetirim, ben daha iyisini yaparım’ denilebilmesi bir kabahat değil. Bu partide bu iddiayı ortaya koyabilenlerin gidip kendilerinin başvurdukları yer, birisinden icazet alma yeri değil. Bu partinin başına geçmek için ABD’ya koşturmuyorsunuz. Bu partinin başına geçmek için Avrupa’da lobi yapmanıza, çıkar çevreleriyle konuşmanıza ya da bazı baronlarla pazarlık etmenize gerek yok. Bu partide iddianızı koyacaksanız varacağız yer Adıyaman İl Başkanlığı, Adıyaman’ın delegesi.

Adıyaman’ın delegesi eğer ‘değişim olsun, Özgür hususi kardeşimiz geçmişte yapmış olduğu görevlerle bundan sonrasında iyi mi yapacağını belirttiği tutum belgesiyle benim kanaatime gore partimi iyi yönetir’ derse ben yönetirim. Yok, üyemiz, delegemiz başka bir karar verirse bu da başımızın üzerindedir. Cumhuriyet Halk Partisi, hakkaniyet ve Kalkınma Partisi şeklinde bir avukat bürosunda, bir rezidansın üst katlarında kurulmuş bir parti olmadığından, Cumhuriyet Halk Partisi cenk meydanlarında kurulmuş bir parti olduğundan, CHP asla kimseye değil, milletin kendisine borçludur. tüm süreçleri en doğru şekilde yürütmek durumundadır.

“SON 5 SEÇİMDİR YÜZDE 52’YE 48’LİK İKTİDAR-karşıcılık DENGESİNİ DEĞİŞTİREMEDİK”

Ben CHP’de 8 yıl süresince grup başkanvekilliği görevi yapmış, 11-12 yıl süresince milletvekilliği görevini yapmış bir kardeşiniz olarak 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinde partinin başarısı için, ondan önceki 2019 seçimlerindeki Adıyaman’a da gelmiştik. Annemin ilk vazife yeri Besni’de de belediye başkan adayımız için çalışmıştık. Adıyaman merkezde, Gölbaşı’nda İskender başkan için Adıyaman merkezde adayımız için çalışmıştık. Hep birlikte çaba sarfetmiştik. Ben 41 ilde 247 aday tanıtmıştım. O günden sonrasında da 81 ilde 247 ilçemizden, beldelerimizden nereden çağırılsak koştuk gittik, çaba gösterdik. Bundan sonrasında da CHP’de hangi görevde olursak olalım partimizin ve adaylarımızın başarısı için çaba göstereceğiz.

Biz CHP’nin bu seçimde almış olduğu yüzde 52’ye 48’lik sonuçtan memnun değiliz. bu sebeple bu netice 2019 mahalli seçimlerindeki il genel meclisi sonucudur. bu sebeple bu netice 2018’de Muharrem İnce’yi aday gösterdiğimizde aldığımız 52’ye 48’lik iktidar-muhalafet sonucudur. Bu netice referandumun sonucudur, bu netice Ekmeleddin İhsanoğlu’nun aday olduğu seçimdeki iktidar, karşıcılık dengesidir. doğrusu son 5 seçimdir yüzde 52’ye 48’lik iktidar-karşıcılık dengesini değiştiremedik. gene bu seçimde yüzde 25’lik CHP oyunu yüzde 30 yapmayı üzerine taşımayı düşünüyorduk, kazandıracak bir ittifak oluşturmayı düşünüyorduk fakat ittifaka karşın yüzde 25’lik bir netice aldık. Aldığımız sonucu sahiplenen fazlaca. CHP’nin almış olduğu yüzde 25’lik sonucu ittifak ortaklarının kimisi ‘yüzde 7’si benim’ diyor, kimisi, ‘yüzde 5’i benim’ diyor.

“CHP’NİN SIRALARI İTTİFAK ORTAKLARIMIZ TARAFINDAN ALINMIŞ DURUMDA”

Karşı karşıya olduğumuz durum görkemli sıkıntılı bir durum. bu sebeple CHP kendisi yüzde 28-29-30 oy alacağı anketlerde görülüyorken; bu ittifakla bir yüzde 25 oy aldı sadece uzun süre itiraz ettiğimiz, benim onlarca kez söylediğim bir iç hukuk belgesi yazalım, paylaşımı yapacağımız anketin Türkiye’deki büyük anket firmalarının çıkaracağı sonuca gore yapalım, güreşçiler bile mücadeleden ilkin bir kantara çıkıyorlar. Kim kaç kiloysa kilosuna gore alsın, pazarlığa, müzakereye gore alınırsa bizlerden giderse biz bunu anlatamayız, onlarda giderse onlar anlatamazlar fakat en sonunda kavga ederiz dememize karşın işin o tarafı kolay anlayışıyla ilerlendi fakat bugün CHP sıralarından yüzde 30 oy alsaydık 65 milletvekili verilmişti. Bu aldığımız oyla 39 CHP’linin yeri bugün öteki ittifak partilerinde.

Kendi seçim bölgemde oy oranına gore CHP dört çıkarıyorken; ittifakın 5’te kurulması ve orada birleşip fazladan çıkaracağımızın verilmesi gerekirken; CHP’nin payına düşen dördüncünün verildiği örnek tam 39 kere tekrarlanmış durumda Türkiye’de. CHP’nin sıraları ittifak ortaklarımız tarafınca alınmış durumda. Bu da örgütümüzde ciddi bir hastalık ve travma yaratmış durumda. düzgüsel olarak seçim başarısızlıkları olur, daha ilkin de oldu. sadece bir başarısızlığı kabul etmek ve tekrar tekrarlanmaması için ders almak, doğruları tekrarlamak, yanlışları düzeltmek mecburiyetindeyiz. hiçbir şey olmamış şeklinde devam edilmesini korumak için çaba sarfeden arkadaşlarımız ve bu sürecin mahalli seçim sonrasında da devam edecek olmasına yönelik sorun toplumda ciddi tepki yaratıyor.

“YAPILAN tüm ÖLÇÜMLER CHP’Lİ ÜYELERİN YÜZDE 85 ORANINDA DEĞİŞİM TALEP ETTİĞİNİ SÖYLÜYOR”

CHP’nin kendi değişimini kendi gençleşmesini kendi dönüşümünü bir an ilkin gerçekleştirmezse toplumda yaratılan umutsuzluğun, toplumdaki kırgınlığın bunun hem mahalli seçimlere hem de partinin tümüne zarar vereceğini görüyorum. Bu mevzuda meydana getirilen tüm ölçümler CHP’li üyelerin yüzde 85 oranında değişim talep ettiğini söylüyor. Bu resmi anket neticelerini çoğumuz görüyoruz. CHP’nin bu değişim talebine karşı durmaması gerekir. değişim sürecini vefalı götürmeliyiz. Sayın genel başkanımızı incitecek, onu üzecek, rencide edecek ifadelerden kaçındığımız; partimizi gelecekte zora sokacak ifadelerden kaçındığımız bir süreci yaşıyoruz.

CHP bazı kongrelerde söylenen sorumsuz laflardan fazlaca çekmiştir. Daha önceki parti içi yarışlardan söylenen bir cümle senelerce başımıza dert kalmıştır. Yarın 6 Kasım günü partinin sırtına yük olacak hiçbir tutum içinde olmam. bu sebeple ben partinin evladıyım. Bu partiyi biz gençleştirmek, birleştirmek ve iktidar yapmak için yola çıktık. 6 Kasım günü bu partideki hepimiz bizlere lazım. O yüzden muhalafet edeceğiz, eleştireceğiz fakat hiçbir şekilde partinin sırtına yük olacak ifadelere yer vermeyeceğiz. Tayyip Erdoğan’ın eleştirilecek bu kadar şeyi varken AKP’nin eleştirilecek bu kadar şeyi varken, muhalefete karşıcılık eden anlayışı da reddediyoruz. karşıcılık birbiriyle uğraşmamalıdır.

“MUHALEFETE karşıcılık EDEN ANLAYIŞI DA REDDEDİYORUZ”

karşıcılık kendi içindeki değişimini, dönüşümünü tamamlar, tartışmalarını bitirir kongreden sonrasında iktidara karşıcılık eder. Biz 4 Kasım günü yaşanacak büyük, coşkulu, heyecanlı, yapıcı ve güçlendirici kurultaydan birleşerek çıkacağız. Sayın genel başkanımız, önceki genel başkanımız sıfatıyla görmesi gereksinim duyulan saygıyı görecek. CHP bizim, ‘değişimin yüzyılı, yüzyılın değişimi’ diyerek iyi mi bir değişim öngördüğümüzü paylaştığımız 60 sayfalık tutum belgemizde yazdığı şeklinde partinin bugünkü sorunlarını iyi mi çözeceğimizi, iyi mi iktidar olacağımızı, önümüzdeki süreçte Türkiye’de temel meselelere iyi mi yaklaşacağımızı yazılı olarak ifade ettik.

O güne kadar ‘değişimden ne anlamalıyız, altını iyi mi dolduracaklar’ diyenlerin bu soruları bıraktığını görüyoruz. ‘CHP’de değişim hangi kadrolarla yapılacak, eskilerle mi değişecek’ sorusunun iki tane yanıtı var. CHP’de önceki dönemlerde vazife ve mesuliyet üstlenmiş arkadaşlarımızdan genel başkanımızın yanında olanlar var, bizim bu tarafta olanlar var. Arada bir fark var. Genel başkanın yanında olan büyüklerimiz ‘genel başkan devam biz devam’ diyorlar. Bizim bu tarafta ‘ben devam’ diyen kimse yok. ‘Gençlerle devam, yeni kadrolarla devam. Değişime, dönüşüme devam, partinin rotası iktidar olmalı, değişim bizlerden başlamalı’ diyorlar.

“ÖNÜMÜZDEKİ SÜREÇTE CHP’NİN DİNAMİK, GENÇ, ETKİN, YETKİN KADROLARINI GÖRECEKSİNİZ”

Önümüzdeki süreçte CHP’nin dinamik, genç, etkin, yetkin kadrolarını görmüş olacaksınız. sadece orada bir; yeni adlar görmüş olacaksınız, iki; örgütün ta kendisini görmüş olacaksınız. Adıyaman’dan parti meclisine bakılınca oradan sağdan, soldan koşup gelenler, numune olarak seçilenler değil, kendi evlatlarınızı görmüş olacaksınız. Biz örgütün odak olduğu, ilçe başkanının ilçesinde, il başkanının ilde ve parti meclisinin, MYK’nın tüm Türkiye’de bilinir, görünür, etkin ve yetkin olduğu bir süreci işletmek ve CHP’deki siyasal figür sayısını çoğaltmak durumundayız. Tutum belgemiz dünyadaki sol rüzgarları gören, sol iyi mi başarıyor ve ne zaman kaybediyoru gören, Türkiye’deki geçmiş süreçleri gören ve bundan sonrasında Türkiye’deki 1970’lerdeki CHP’nin yarattığı büyük değişim, gençleşme sürecinin bir benzerini 2023 senesinde cumhuriyetin yüzüncü senesinde gerçekleştirmeyi hedef almış bir kadro hareketidir.

1957 senesinde Ecevit, İsmet Paşa’nın milletvekilidir ve 15 yıl süresince İsmet İnönü’nün milletvekili, İsmet İnönü’nün bakanı, İsmet İnönü’nün genel sekreteridir, 1972 senesinde da Cumhuriyet Halk Partisi’nin genel başkan adayıdır. İsmet paşayla yolları ayırdığı kurultaydan sonrasında CHP bir kadro hareketi olarak yeniliği ve yeni kadroların iktidar umudunu temsil etmiş, 1970’lerde yapılmış dört seçimin hepsinden birinci çıkmıştır. mühim olan dünyadaki rüzgarı ve Türkiye’ye bunun uyarlanmasını doğru yakalamaktır. Bugün ‘CHP’ye oy verdiğimde ne olur’ sorusunun cevabı ‘ittifak ortaklarıyla 50 artı 1 olur seçimi kazanır’ olsaydı esasen bunu başaracaktık. CHP kendi büyümelidir. 25’i 30-35 yaptığınızda artık seçim geçesi eliniz kalbinizde saat 9 olsun sonuçlar açıklansın diye beklemek değil; kazandığınız seçimin duyuru edilmesini beklemek durumundasınız.

“ALTI OKU TARİHSEL HAKLILIĞIYLA BENİMSİYORUZ. OLGUSAL TUTARLILIĞIYLA SAHİPLENİYORUZ”

AKP ve MHP haricinde tüm herkesi birleştirip 50 artı 1 olmaya uğraşmak yerine; güçlü bir toplumsal demokrat parti olarak bir kaç ittifak ortağıyla başarmak mümkünken bugün herkesi bir arada tutmak ve fazlaca güçlü, birbiriyle uyumsuz olabilecek tüm seçmen gruplarından tüm partileri bir araya getirerek yürümeye çalışmanın yükü CHP’nin kendini tekrardan tanımlamasıyla aşılabilecek bir durumdur. Tayyip Erdoğan aklına geldiği yerden bu ülkeyi bölüyor. Kendine büyük parçayı alıyor sizi kimlik siyasetinde mahkum etmiş olduğu yerde ittifaklar kurmaya zorluyor. Oysa sol, toplumsal demokrat partinin yapacağı iş dikine kesen bu siyaseti ve bu siyasetçiyi geride bırakmaktır. Tayyip Erdoğan ile onun tarif etmiş olduğu oyun kurallarıyla savaşım etmek yerine onun asla bilmediği bizim de dünyadaki siyasal akrabalarımızın en iyi bilmiş olduğu işi yapacağız. Bunu yaparken AKP’linin de, MHP’linin de HDP’linin de, İYİ Partilinin de dışarıda kalanın da oy kullanmayanın da; yoksuluna, emekçisine, güvencesizine birlikte dokunabilecek sol, toplumsal demokrat siyaseti, özgürlükçü siyaseti, özgüvenli siyaseti yapmak boynumuzun borcu.

“DÜNYADAKİ ‘SOL’ İLE ‘toplumsal DEMOKRASİ’ İLE CHP’NİN ALTI OKUNU ASLA VE ASLA BİRBİRİNE FEDA YA DA TERCİH ETMEK ZORUNDA DEĞİLİZ”

Dünyadaki ‘sol’ ile ‘toplumsal demokrasi’ ile CHP’nin altı okunu asla ve asla birbirine feda ya da tercih etmek zorunda değiliz. Altı oku tarihsel haklılığıyla benimsiyoruz. Olgusal tutarlılığıyla sahipleniyoruz. Bugünün problemlerine aşındırmadan geliştirecek şekilde altı okumuzu tekrardan siyasetin ana öznesi yapmak durumundayız. Laiklik kavramından utanmayan, çekinmeyen, geri durmayan, devletçiliği terk edilmesi değil; devletin günü vardığında günü geldiği yere destek vermesi noktasında bir yaklaşım olarak gören, halkçılığı ümmetten millete geçmiş olan cumhuriyetin esas gücü olarak gören ve tek adam rejimi yerine saltanat yerine getirilmiş cumhuriyetçiliğe sahiplenen, her gün değişmenin her an değişmenin gereğiyle devrimciliği benimseyen bir yaklaşım içinde olmanın; bugün CHP’nin en temel meselelerinden bir tanesi bulunduğunu görmek lazım.

“ENDÜSTRİ 4.0’A KARŞI EMEK 4.0’LA TALEP EDECEK PARTİNİN ADI CHP’DİR”

İnsanlar soruylar, ‘CHP öteki partilerden değişik olarak benim hayatımda neyi değiştirecek?’ mesela bugün tüm dünya gelişen teknolojiyi, sanayi 4.0’ı, elektriksiz, ışıksız fabrikaları tartışıp yapay zekanın iş enerjisini iyi mi düşüreceğini konuşuyor. Bu verimlilik artışından kar doğacak, bu kar patronların olacak garibanlar daha gariban, işsizler daha işi olmayan olacak. o şekilde yağma yok. Ortada sol parti yoksa bu şekilde olur. Eğer olsaydı 1970’lerde de işçi sınıfı ne sendikalaşabilirdi ne emeklilik hakkını alabilirdi ne kıdem tazminatını alabilirdi. Bugün artan verimlilikten ve kardan emeğin payını sanayi 4.0’a karşı emek 4.0’la talep edecek partinin adı CHP’dir. Dünyadaki tüm sol partiler şeklinde. Haftada 5 gün değil 4 gün çalışmanın, günde 8 saat değil, 5,5 saat çalışmanın, asgari ücretin artırılmasının ve emek harcama günleri daraltılarak başka insanlara iş gücü yaratılması mücadelesinin Türkiye’de temsilcisi olmak durumundayız.

80 öncesi 4 işçiden 3’ünün grevli, toplu sözleşmeli sendikal hakları varken; bugün yüzde 15’e düşmesinin bunun da yüzde 10’unun kamu işçileri, yüzde 4,5’inin emekte örgütlenmiş sendika bulunduğunu görmek durumundayız. Bugünkü baskıyı, bugünkü sömürüyü görmek, Türkiye’deki artı değerden emeğin hakkını ne olursa olsun talep etmek durumundayız. Beyaz yakalıları, gri yakalılar, mavi yakalıları; işçisini, ara elemanını ve mühendisin bugün emeğinin sömürüldüğünü görmeliyiz. Bugün avukatlar 12 bin liraya çalıştırılıyor. bu sebeple her yerde her mesleğin fazlası var. Bu mevzuda CHP’nin söyleyecek sözü, ortaya koyacağı projesi vardır. Bugün tarihin en büyük yaşam pahalılığı zamları yapılırken sokaklara milyonlar niye dökülmemektedir? Her akşam mazota 2 lira zam gelirken, çiftçileri sokağa dökmeyen bir toplumsal demokrat parti olmaz. Gübre bu fiyat olduğunda buna büyük ziraatçi eylemleri yapmayan bir toplumsal demokrat parti olmaz.

“SOKAKTAN ÇEKİNMEDEN, MEYDANDAN ÇEKİLMEDEN, EYLEMDEN ÇEKİNMEDEN HAREKET ETMEK LAZIMDIR”

Emekli maaşı ayın 15’inde bitiyorsa bu emeklileri örgütlemeyen bir toplumsal demokrat parti olmaz. Sokaktan çekinmeden, meydandan çekilmeden, eylemden çekinmeden hareket etmek lazımdır. Bir kanun çıkarıyorlar Adıyaman’daki tütün üreticisine hapishane yolu açıyorlar. Ne zaman tütün üreticisi sokağa çıkıyor, yolu kapatıyor, ne zaman fiil yapıyor o zaman netice alıyor, ertelenme alıyor. onlarca kez bu burada yaşandı. CHP sokağı örgütlemek durumundadır. CHP direnci çoğaltmak durumundadır. CHP yoksulla, işsizle, ciro yapamayan vergi yükü altında ezilen esnafla, çiftçiyle, hayvancıyla birlikte sokakta mücadelede olmak durumundadır. Bunu yaptığında CHP umut olmaktadır. CHP, ‘ayıp olmasın, yanlış anlaşılmasın, sağcıların gücüne gitmesin, bizi anarşik sanmasınlar’ deyip sokaktan geriye çekildiğinde, mahcubiyete düştüğünde, ‘sağın söylemiyle sağcılardan oy alırım’ söylediğinde yenik olmaktadır.

“BEN KENDİ KİMLİĞİMİZİ VADEDİYORUM”

Ben kendi kimliğimizi vadediyorum. Ben savaşım vadediyorum. Ben terleyen, koşturan bir genel başkan ve onunla birlikte koşacak yeni bir örgütlenme yapısı vadediyorum. Ben sokaklardaki mücadeleye güç veren bir genel başkanlık ve bir parti örgütlenmesi vadediyorum. Ben önceki genel başkanımızın fazlaca denemiş olduğu kanaat önderleri yaklaşımına saygı duyuyorum fakat solcularla görüşmeyelim, sağcılarla görüşelim. Beni solculara götürmeyin yaklaşımının kamuoyunda solculuğun terk edilmesi gereksinim duyulan, toplumsal demokrasinin utanılması gereksinim duyulan, toplumsal demokratların uzak durulması gereksinim duyulan kişiler ve bir anlayış şeklinde algılatılmasına da isyan ediyorum. toplumsal demokratları birleştiren harç vatan, millet, bayrak ve Mustafa Kemal Atatürk sevgisidir. Bu kadar iyi niyetli bu kadar kaybedeceğini bilerek CHP’li olmanın kazanamamak bulunduğunu seçimlerde değil, tayinde yitirmek, mülakatta yitirmek, iş hayatında yitirmek bulunduğunu bile bile bu partiye sahiplenen yüce gönüllü, partisini ve ülkesini seven insanlara sahiplenmek, onlardan çekinmemek, onlarla birlikte olmak, onları tüm Türkiye’ye övünerek ve kıvançla göstermek, onların sayılarını çoğaltmak suretiyle bir politika yapmak lazımdır.

“SOKAĞIN SESİ BİR DEĞİŞİM OLMALIDIR SESİDİR”

CHP’liler partilerinden çekinecek, utanacak kişiler değildir. Onlar güçlü, iradeli, yürekli kişilerdir. Önümüzdeki kurultayda da delegelerimizin sokaktaki sesi duyacaklarına inanıyorum. Sokağın sesi bir değişim olmalıdır sesidir. Sokağın sesi değişim eğer olmazsa millet sandığa gitmeyecek söylentilerinin CHP’lileri tedirgin etmiş olduğu bir sestir. Sokağın sesi, ‘bundan sonrasında ben oy kullanmam’ diyen 20 yaşındaki gençleri tekrardan sandığa getirmek için bir umut bulmamız gerektirme ettiğini tekrardan eden sestir. Biz bu umut olmak için yoldayız. Biz bunu başarmak için yoldayız. Biz asla kimseye haksızlık etmek için değil; hakkımız olanı artık almak için yoldayız. Bundan sonraki süreçte hep birlikte bunu başaracağımıza inancımız tamdır.”

Cumhuriyet Halk Partisi Özgür hususi Adıyaman Türkiye Güncel Haberler

Adıyaman’da Otomobil Çarpışması: 5 Yaralı


Adıyaman‘ın Besni ilçesinde iki otomobilin çarpışması sonucu 5 kişi yaralandı.

Hüseyin B. yönetimindeki 27 KF 047 plakalı otomobil, Erdemoğlu Mahallesi Merinos Kavşağı’nda sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu karşı yöne geçerek Ersan K. idaresindeki 58 ABU 817 plakalı otomobille çarpıştı.

Kazada otomobillerde bulunan 5 kişi yaralandı.

Yaralılar 112 Acil sıhhat ekiplerince Besni Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.

Adıyaman Merinos Otomobil sıhhat Haberler